ELA 1.Kitap 15.Kısım
ELA 1.Kitap 15.Kısım
13. boyut 12. boyutun aynısı fakat her birinde yeni bir tekâmül var.
Yani yeni bir levele atlama var.
Yeni bir anlayış, yeni bir özümseme var.
Bir olayın daha derinlemesine daha derinlemesine daha derinlemesine böyle böyle böyle böyle böyle işte 81 kere
tekâmül olduğunu ifade ediyor uzak doğu felsefesi.
Aslında 81 değil.
181 tekâmül var fakat aslında 181 de değil daha daha fazla.
Bu daha fazlalığı nasıl anlatabiliriz?
Şimdi esmalar var.
Hani Esma-ül Hüsna dediğimiz Allah'ın 99 ismini yazılı olduğu levhaları alıp evlerine duvarlarına asıyorlar ya…
Tabii aslından haberdar olmadan oraya asıyorlar tablo gibi…
Fakat işte oradaki o 99 Esma ki bunun orada olmayan yüzüncüsü sabırdır…
Şimdi bu 99 Esma üzerinden gidecek olursak 99'dan sonrası yok mu?
İşte ondan sonra tekâmül başlıyor.
Eğer bu 99 Esma’yı anı yaşayarak, özümseyerek belli bir noktaya gelip de tekâmül etmeye başlarsanız…
O zaman bu esmalar birbirleriyle ilişkiye girmeye başlıyorlar.
İlişkilendirilmeye başlıyorlar…
Yani ne oluyor Allah'ın isimlerinden örnek verecek olursak Semî sıfatı var.
İsimlerinden birisi işiten demek.
Başka bir ismi var mesela Cebbar.
Ne demek zalimin elinde mazlumu kurtaran, mazlumlar adına zalimlerle savaşan…
Bu da Allah'ın isimlerinden birisi.
E bunlar birbiriyle ilişkilendirilmeye başlandığı zaman Semî-ül Cebbar gibi yeni bir Esma ortaya çıkıyor.
Yani işitme devreye giriyor o cebbarlık üzerine.
Mazlumun sesini duyar ve onun için zalimle savaşır gibi.
Ya da Allah'ın Basîr, görme dediğimiz başka bir sıfatı Cebbar ile ilişkilendirmeye girer.
Bunun gibi her Esma birbiriyle ilişkilendirilmeye geçiyor.
Sonuçta nereye varıyor olay…
İşte o 99 Esma hep böyle dualarda geçen 1001 ismi şerifi hürmetine dediğimiz, bin bir isme dönüşmeye başlıyor.
Mehmet Âkif Ersoy bu konularda biraz kafa yormuş.
İlişkilendirilmelerle ne oldu 99'du 1001 oldu.
Allah'ın bin bir ismi var mı?
99 ismi var.
Ama bu 99 isim birbiriyle ilişkilendirilmeye, ilişkilenmeye başladığında o 1001'e çıkıyor.
Bin bir sonu mu?
Hayır o 1001 olur 2002, 2002 olur 3003…
Öyle sonsuza kadar gider.
Bu nereye kadar gider?
İkili kombinasyonlar bittikten sonra üçlü kombinasyonlar başlar.
Üç isim birbiriyle ilişkili bir hale gelir ki onun özümsenmesi ve anlaması ve onun derin tekâmülleri çok daha
farklıdır.
Üçte de bitmez üçler, dörtler, beşler, altılar, yediler…
Böyle birbiriyle çoklu kombinasyonlara girmeye başlar.
Yani sonsuz bir kombinasyon zinciri oluşmaya başlıyor.
Aynı çerçevede işte buradaki resimdeki Xiulian uygulamalarında 11. boyut tekâmüle ulaştıktan sonra, 12 boyuttaki tekâmül aynı 99 Esma’nın birbiriyle ilişkiye girmesi gibi farklı birtakım derinlikler kazanarak 12. Tekâmülü, 13. Tekâmülü, 14. Tekâmülü oluşturmaya başlıyor.
Bu derinliğin de sonu yok.
Bu da sonsuz ama temelde insanın yaşantısı süresinde algılayabileceği anlayabileceği temel 81 tane tekâmül noktası
olduğuna dair birtakım görüşler mevcut.
Yani bunun 179 olduğuna dair de İslamiyet’te farklı bir görüş çerçevesi mevcut.
Ya bu 179'dan sonra sonsuza kadar olabileceğine dair de bir işaret.
İşte söylüyoruz bu da farklı bir görüş.
Bunlara katılır, katılmaz, görür, görmez, zaten bunların hepsini o anı yaşamak.
Özümseme olaylarını yakalamayan bir insana anlatmanız mümkün olmayacağı için sadece bahsediyoruz.
Çok basit de olsa anlatmaya çalıştım.
Kafalarınızı karıştırmadan öyle zannediyorum ki 11 boyut anlaşılmıştır.
Aynı şekilde Kuran da bir Xiulian eseri.
Neden böyle dedik?
Miraç ile 90 bin kelam getirdik buyuruyor Peygamber efendimiz.
Kuran bambaşka bir olay.
90 bin kelam miraç ile geldi dedik.
Fakat Peygamber Efendimize ilk surenin ilk ayeti 40 yaşlarında indi ve yıllarca devam etti.
E bi de Kuran kadir gecesi indi olayı var.
Kaç kere indi Kuran?
İşte esrarlı kısmı bu.
Ayetler Esma olarak bi indi, miraçta sırrı yani sıfatı indi, Kadir gecesinde de Kuran’a inen Allah’ın Zat Nuru.
Bu 90 bin ayetin ilk 30 bini herkese ait yani şeriat kısmı ve bunun mesela 6114 ayeti Kuran da görünür halde.
30 binin geriye kalan 23886 ayet de orada ama bu işte Xiulian usulü yazılı.
Boyut olaylarında ilerleyerek o kalan ayetleri satır aralarında ortaya çıkışını görmek mümkün.
İkinci 30 bin ayetin tamamı Ruh bahsi ve onlara da Nefs Terbiyesi vs. ile ulaşmak mümkün.
Üçüncü 30 bini beraberimizde götürdük diyor Peygamber Efendimiz.
Beraberinde götürdü ve artık onlara ulaşmak mümkün değil demek mi bu?
Elbette ki hayır.
Onlara ulaşabilmek için Peygamber Efendimiz ile birlikte olmayı başarmak gerekiyor.
Bu ne demek?
Yani olayları onun gözü ile görmek, onun ahlâkı ile hareket etmeyi başarmak gerekiyor.
Hani diyorlar ya Peygamber Efendimizde fâni olma…
İşte en azından 11.Boyutu onunla yaşamak durumu bu.
İşte olay bu.
Çok dağılıyoruz ama olayın çok kapsamlı bir Xiulian uygulaması olduğu da aşikâr.
Şimdi bu 11 boyutun artık neresine kadar bakabiliyorsak o kadarına bakarak bu galeriyi dolaşalım, tabloları
inceleyelim.
Bakalım onlardaki estetik bize ne anlatıyor.
Böylece bu galerinin neden var olduğunu anlamaya çalışalım.
Hep birlikte galeride gezinmeye başladılar.
Bir resmin önüne geldiklerinde orada tarım yapan işçiler, traktörler ve tarım aletleri gördüler.
Herkes duyduklarından yola çıkarak karşılarındaki resmi 8 boyutlu 9 boyutlu 10 boyutlu hatta 11 boyutlu görmeye çalışıyordu.
Ammar,
“ben ne kadar uğraşırsam uğraşayım burada tarım yapan bir grup insan görüyorum.
Görüşüm bunun ötesine pek geçemiyor” dedi.
Kraliçe Eli,
“evet bende de öyle fakat ben resimde anı yaşamayı ve onu içimde hissetmeyi özümsemeyi bir miktar başardım
sanırım.
Fakat her ne kadar özümsemiş olsam da olayı tam olarak kavrayıp tekâmül noktasına ulaştıramadım.” dedi